korku

ferrantorres10

ferrantorres10

Iron
Joined
Apr 25, 2025
Posts
20
Reputation
33
Aslında korku dediğimiz duygu, çoğunlukla bilinmeyene karşı verdiğimiz doğal bir tepkidir. İçimizde bazı hisler vardır ama ne olduğunu tam olarak tanımlayamayız. Bu duygular, çoğu zaman farkında olduğumuz ama bastırdığımız yönlerimizle ilgilidir. Genellikle kendimizle yüzleşmekten kaçındığımızda ortaya çıkarlar. Bazı durumlarda, başarısızlık korkusu yaşarız. Ancak aslında korktuğumuz şey, başarısızlığın kendisinden çok, onun doğuracağı hayal kırıklığı ya da olumsuz duygulardır. Bu nedenle, birçok kişi kendi potansiyelinden değil, o potansiyel sırasında karşılaşabileceği zorluklardan korkar. Korkuyla hareket ettiğimizde yaratıcılığımız kısıtlanır. Özgün olmakta zorlanırız çünkü sürekli başkalarının onayını düşünerek hareket ederiz. Oysa özgünlük, insanın önce kendisine karşı dürüst olmasıyla mümkündür. Kendi iç dünyamıza dönüp, gerçekten ne hissettiğimizi anlamak gerekir. Olumsuz düşünceler de zamanla alışkanlık hâline gelir. Beyin, bu düşünme biçimini "normal" olarak kabul etmeye başlar. Sonuçta, kişinin karşılaştığı en büyük engel bazen dış dünya değil, kendisidir. Korku ve inanç aslında aynı enerjinin iki farklı yansıması gibidir. Korku, bilinmeyene dair olumsuz bir inançtır. Gerçek bir tehlike varsa, elbette önlem alınmalıdır. Ancak çoğu zaman korkularımız, yalnızca zihnimizde kurduğumuz varsayımlardır. Bu nedenle ilk adım, korkularımızla yüzleşmektir. Onlardan kaçmak ya da bastırmak, yalnızca süreci uzatır ve çoğu zaman farklı şekillerde tekrar karşımıza çıkar. İşte bu noktada, minnettarlık duygusu çok kıymetlidir. Minnet, korkunun panzehiridir. Henüz herhangi bir hedefe ulaşmamış olsak bile, kendimize değer vermeyi öğrenmeliyiz. Bu da içsel bir huzur ve farkındalıkla başlar. İnsanın en büyük gücü, istediği zaman kendisiyle ilgili yeni bir başlangıç yapabilmesidir. Kim olduğunu ve nasıl yaşamak istediğini belirleme hakkı, bireyin kendisindedir. Başkalarının beklentilerine göre değil, kendi değerlerine göre yaşamak önemlidir. Üretmek ya da bir şeyler ortaya koymak, kişinin kendisini ifade etme biçimidir. Ancak eğer sürekli geleceği düşünerek yaşarsak, bugünü kaçırmış oluruz. Çünkü "gelecek" dediğimiz şey aslında hiç gelmeyen bir zaman dilimidir. Sadece şu an vardır ve hayat o anlarda yaşanır.
 
  • +1
Reactions: IlI, htn666, Ashoimex and 3 others

Similar threads

orbitalover
Replies
14
Views
223
Dathomirian Zabrak
Dathomirian Zabrak
MogEater
Replies
65
Views
903
kullancı1998572619
K
D
Replies
17
Views
307
IlI
IlI
D
Replies
7
Views
253
Kayra139
Kayra139

Users who are viewing this thread

Back
Top